Herkese Merhabalar 😊
Hafta sonu eğlencesinin ardından orta şekerli pazartesi geldi şükür. Bugünkü yazımda hem kendimde inandığım bir noktadan bahsedeceğim hem de bir sonraki 2 yazıma hazırlık yapacağım. Güne başladığımız enerji, ağzımızdan çıkanlar, sürekli tekrarlanan kelimeler, rutinlerimiz vs vs hepsi hayatımızın ilerleyişi üzerinde etkili oluyor. Güne güzel başlamak kontrol edilebilir bir durum. Kelimelerimize dikkat edelim. Rutinlerimiz için 21 gün kuralını takip edelim istediğimiz gibi değiştirelim. Bunların hepsini kontrol ettik diyelim. Peki biz farkına bile varmadan ezberlediğimiz şarkılar var onlar ne olacak. Hepimiz söz yazarı değiliz sonuçta. Hem ne dinlediğimizi kontrol edemediğimiz zamanlar oluyor onlar ne olacak.
Böyle söyleyince ya da düşününce paranoya türünde bir durum varmış gibi görünebilir. Aman napalım onlar söylüyor biz dinliyoruz diyebilirsiniz. Bende zaten her saniye ne dinlediğimi kontrol edemiyorum. Gittiğim kafede, avmde, sürekli dinlediğim radyoda ne çalıyorsa dinliyorum. Ama kontrol edebileceğimiz anlar var. Özellikle sıkıcı uzun yolculuklarda müzik dinleme alışkanlığınız varsa benim gibi en azından onlara dikkat edebiliriz. Evde kendimiz çaldığımız şarkı listelerini daha dikkatli oluşturabiliriz. Tamam kontrole karar verdik ama neye dikkat edeceğiz.
Benim ilk dikkat ettiğim hüzün telkini veren müzik türleri. Arabesk müzik buna örnek olabilir mesela bunun haricinde aşırı dram içeren türküler, uzun hava diye tabir ettiğimiz kara bahtım kem talihim hipotezimizi destekleyen şarkılar. Ben zaten bu tipte müzikleri dinlemiyordum. Bu tip müzik dinleyenlerin en çok tutunduğu görüş ama beni rahatlatıyor. Aslında bizi rahatlatmıyor. Geçmişte yaşadığımız olay neyse zaten yaşadık ve bitti şu anda ne yaptığımız bu yaşananın devam edip etmemesine neden olacak şey. Rahatlattığını düşünmemize sebep olan şeye gelelim. Beynimiz, hücrelerimiz ve organlarımız rutin sever. Aynı frekansta olaylar yaşayıp aynı frekansta devam ettirmek onlar için en iyi şey. Geleceğinde aynı olması bizim için iyi mi peki? Bunları yazdıktan sonra parantez açmak istediğim bir nokta var. Türk halk müziği türünde benimde dinlediğim dram telkini vermeyen müzikler mevcut. Geçmişteki aşkları anlatan söz yazarları var. Hatta şenlikli oynamalı gülmeli tipte olanlar bile var. Arabesk tipte önerecek bir şarkı tipine ben denk gelemedim bilen varsa yorumlara eklesin belki ben bilmiyorumdur.😊
Dikkat ettiğim ikinci nokta dinledikten sonra bana ne hissettirdiği. Şarkı bittikten sonra bende moral olarak düşmüş mü hissediyorum yoksa yüzüme gülümseme getiriyor mu. İlla gülümsetmesi şart değil aslında huzurlu hissettiren enstrümantal müziklerde benim için dinlemeye değer olanlardan.
Son olarak sadece enteller dinler benim başımı ağrıtıyor şeklinde dışlanan klasik müzik var. Ben severek dinliyorum zaten dinlemeyen ve şans vermeyen biriyseniz deneme adına bir kaç kere şans verin derim. Onun haricinde beyin gelişimine, konsantrasyona olan etkileri zaten bilimsel olarak kanıtlanmış olan bir müzik türü normal zamanlarda dinlemiyorsanız bile ders çalışırken yaratıcılığınızı ortaya koymanız gereken zamanlarda tercih etmeniz iyi olacaktır. Öğretmenlik yaptığım zamanlarda öğrencilerimize dinleterek etkisini direk deneyimlediğim için bu kadar net öneriyorum. Aklıma gelenler bu kadar ikinci yazımda 528 hz akort edilerek çalınan müziklerden bahsedeceğim şimdilik benden bu kadar.
SEVGİLER